Kip şunları söyledi: "Şimdilerdeki adı ise fiyat güncellemesi oldu. Hükümet yetkilileri; serbest piyasadaki temel tüketim maddeleri üretici ve satıcılarına yüksek zam yapmasından dolayı kızıyor. Kısmen olarak da olsa haklılar. Çünkü hammaddeye 20 zam geliyor, vatandaşa bu zam 40 olarak yansıyor. Hammaddeye 40 zam geliyor, vatandaşa bu zam 80 olarak yansıyor. Adı üstünde ''Serbest Piyasa'' bunu bir yerde anlıyoruz. Ancak hükümet eli ile yapılan fahiş zamları anlamak mümkün değil. Bunların örnekleri çok olsa da sadece 3 kalemi ele alacak olur isek; 1. Elektrik. Son 4 yılda 370 zam 2. Doğalgaz. Son 4 yılda 280 zam
3. Akaryakıt. Son 4 yılda 350 zam. Hükümet elektrik faturasından TRT Payını kaldırdı. Ancak arkasından ''Kademeli Tarife'' ile zam uyguladı. Önce 1. Kademe olan 150Kwh yaptılar, daha sonrasında 210Kwh e çıkarttılar ve bunu büyük bir lütufmuş gibi sundular. Tıpkı 'Karşısındaki insana bıçağı 10 cm soktuktan sonra insafa gelip bıçağın 6 cm sini geri çekerek ona lütuf sunduğunu zannetmesi' gibi.” 
                Melikgazi ilçesinde herkesin gündeminin fahiş fiyatlar olduğunu belirten başkan Vacit Kip, “Akdeniz de ve Karadeniz de defalarca gaz bulduk dediler. Hatta birileri çıkıp ''Artık gaz zenginiyiz, yazın bile açın kombileri’ dediler.  Her gaz bulundu haberinden sonra gözümüzü zam haberi ile açtık. Verilen müjdeler halka fatura olarak dönüyor. İnsan buradaki durumu düşünmeden edemiyor. Benzin ve Motorin zamları artık o kadar olağan gelmeye başladı ki son 12 ayda tam 72 kez zam geldi. Vatandaş zam haberini duyunca zamdan önce, ne kadar zamdan az etkilenirsem o kar diye gece 12’den önce cebindeki tüm paraya aracına yakıt almak için sıraya girer oldu. ''Birisine sormuşlar benzine zam gelecek demişler, olsun nasılsa ben hep 50 liralık alıyorum'' demiş. Sanırım hükümet yetkilileri halk arasındaki o meşhur latifeyi gerçek zannedip ne kadar zam yapsak da anlamazlar olarak algılıyor. Vatandaş bu durumdan çok şikayetçi. Bir an önce fiyatların makul rakamlara gelmesi lazım” şeklinde konuştu.
                Vacit Kip, “Fazla değil daha geçen yıl, bir asgari ücretlinin maaşının yaklaşık 10'unu faturalara harcarken, şimdi ise maaşının en az 20'sini zorunlu olarak kullandığı faturalarına harcıyor. Sonuç olarak Rahmetli Necmettin Erbakan hocamız yine haklı çıktı. Bu hükümet için zamanında 'Bunlara kuruyemiş dükkanı bile emanet edilmez, çünkü beceremezler’ demişti. Yine hocamızın dediği gibi getirip anahtarları milli görüşe teslim etsinler. Şimdiki hükümet de rahat etsin, halkta rahat etsin.” ifadelerini kullandı.