Konuyla ilgili açıklamalarına devam eden Şimşek; Covid-19 salgınının en başından buyana biz ağır hastaları takip etmekteyiz. Hastaların başlangıç profiliyle şimdi nasıl diye bir kıyaslama yaptığımızda; başlangıçta gördüğümüz hastalar daha yaşlı, şeker, tansiyon gibi ek hastalıkları olan ve maalesef o dönemde aşı olmadığı için aşısız hastalardan oluşuyordu ve yoğun bakımda ağır solunum yetmezliği nedeniyle bu tür hastaları takip ediyorduk ve maalesef ki ölüm oranı da çok yüksekti. Ama aylar geçti aşılar gündeme geldi. Aşılarla birlikte hasta profilinin bayağı değişmiş olduğunu görüyoruz. Şimdi ise özellikle hastalık grubu olarak ileri yaştan daha çok 30’ lu 40’ lı yaşlara hastalığın gerilediğini ve bu hastaların ek hastalığının olmadığını maalesef ileri düzeyde solunum yetmezliği nedeniyle takip ediyoruz. Üzülerek söylüyorum ek hastalığı olmamasına yaşı genç olmasına rağmen bu hastaları kaybediyoruz. Bu hastaları sorguladığımızda risk faktörü nedir diye baktığımızda genelde ortak anamnez şu şekilde; maske, mesafe, temizlik kurallarına uymamış ve büyük bir çoğunun hiç aşı yaptırmamış yada dozlarını tamamlamadığı için yeterli bağışıklık yanıtı oluşmadan solunum yetmezliğine (covid-19 ‘e) yakalanmış hastalar olduğunu görmekteyiz. Bu nedenle bilim dünyası olarak bizlerde şunun kesinlikle kanıtlanmış durumda olduğunu görüyoruz ve biz de bu durumu burada gözlemliyoruz. Aşılar belki hastalığı önlemiyor yada az önlüyor ama ağır hastalık gelişmesini önlüyor Aşının önemi burada açığa çıkıyor. Biz de Kayseri Şehir Hastanesi Yoğun Bakım Uzmanları olarak hastalarımızda şuna şahitlik ediyoruz; hastalarımız “keşke toplu alanlarda maskemi çıkarmasaydım, keşke aşılarımı yaptırsaydım” diyorlar. Bu vesile ile aşının çok önemli olduğunu, ağır hastalık tablosunun gelişmesini önlediğini bu nedenle toplumun aşıya riayet etmesi gerektiğini gerekli dozlarda yaptırmaları gerektiğini belirtmek istiyoruz. Basit önlemlere uymak varken bu önlemlere uyulmadığı için hastalarımızı artık kaybetmek istemiyoruz” ifadelerini kullandı.