KTO Başkanı Gülsoy, yazılı bir açıklama yaparak Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYH) 2021 yılı ikinci çeyrek verilerini değerlendirdi. Gülsoy, pandemiyle mücadeleyle geçen 2020 yılı ikinci çeyreğinde yaşanan yüzde 10,3 oranındaki daralmanın baz etkisi oluşturduğunu belirterek bunun üzerine sanayinin üretimde güçlü baz etkisinden kaynaklanan bir ivmenin olması, kapasite kullanım oranı, reel kesim güven endeksi, makine ve teczihattaki yatırım hamlesi, hizmet sektöründeki hareketlenmeden kaynaklı güçlü artış ikinci çeyrekteki büyümemizde rekor getirdiğini kaydetti. 

Gülsoy, “ Öncü veriler ve sanayi sektörünün 2’nci Çeyrekte büyümeye ciddi katkı vereceği, büyümede bu rakamlara ulaşacağımızı işaret ediyordu. Pandeminin olumsuz etkilerinin dağılmaya başlamasıyla birlikte Türkiye makro ekonomik dengelemeyi başarmıştır.” dedi. 

Büyümenin kalıcı ve sürdürülebilir olması ve yatırımların artması için fiyat istikrarı ve finansal istikrarın hayati önem taşıdığına vurgu yapan Başkan Gülsoy, “Sanayi sektörünün nitelikli işgücü, verimlilik, yerli hammadde, devam eden yapısal sorunların çözüme kavuşturulması ve desteklerin devam etmesi gerekmektedir. Ülkemizin yatırım ve üretim kararlılığının en zor şartlar altında dahi devam ettiğini göstermesi açısından çok kıymetli. Bu yatırım iştahı etkin bir şekilde korunmalı ve desteklenmelidir. “ ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin pandeminin olumsuzluklarına rağmen büyümeye devam edebildiğini, hızlı büyüme kabiliyetine sahip olduğunu gösterdiğini belirten Başkan Gülsoy, yakalanan bu ivmenin büyümenin kalıcı ve sürdürülebilir hale gelmesinin önemine vurgu yaptı. 

Gülsoy, sözlerini şöyle sürdürdü:

 “Dünyanın birçok önde gelen ekonomisinde büyüme rakamları yüzde 8-10 civarlarında iken pandeminin devam eden tüm olumsuz etkilerine rağmen Türkiye’nin yüzde 21,7’lik bir büyüme rakamı açık ve net olarak, baz etkisinden çok daha güçlü bir toparlanmanın gerçekleştiğine işaret ediyor. İhracat rakamlarında yakaladığımız yukarıya doğru ivme büyüme rakamlarımızı da olumlu yansıyor. Burada önemli olan sürdürebilir olması.  İş dünyamızda bütün zorlu şartlar altında dahi canla başla çalışıyor. Azim ve kararlılıkla faaliyetlerini sürdürüyor. Verilere baktığımızda inşallah Yıl sonunu ortalama yüzde 8’lik bir büyümeyle kapatabiliriz diye umut ediyorum.  Göstergeler salgına rağmen, reel sektörün çalışmaktan, üretmekten vazgeçmeyerek yaralarını sarma konusundaki kararlılığını ortaya koyuyor. Zaman geçirmeden rotamızı kesintisiz büyümeye çevirip, yapısal değişiklikleri tamamlamamız gerekiyor. Daha fazla üretim, yatırım, istihdam, ihracat için kamu ve özel sektör el birliği ve akıl birliği ile şimdi daha çok çalışma zamanıdır. Kayserili iş insanları olarak bizde büyümenin sürdürülebilir olması  ve yıl sonu hedefine ulaşmak için var gücümüzle çalışacağız. Ülkelerin pek çoğunu imrendirecek bu büyümeyi sağlayan üreterek, istihdama katkı sunan, önümüzdeki süreçte büyümemize katkı verecek olan tüccar ve sanayicilerimizi, üreticilerimizi ve çalışanlarımızı da kutluyorum. Bu zorlu süreçte tüm sorunlarımızda yanımızda olan güçlü sesimiz TOBB Başkanımız Rifat Hisarcıklıoğlu’na,  iş dünyamıza sağladığı destek tedbirleriyle yanında yer alan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkürlerimi sunuyorum."