Kayseri’de aylardır sanayicilerin ihracata, yatırıma değil itilaflara, istihdama değil dedikodulara, üretime değil gerilemeye, yerinde saymaya hapsedildiğini belirten İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, “Sadece bizim dediğimiz doğru, sadece biz biliriz, anlayışının kimseye faydası yok. Kayseri’nin kazanmasını istiyorsak, artık sadece birilerinin ya da birkaç ailenin dediğinin olmaması gerekiyor. Bu şehirde gerçekten ortak akla, ortak mücadeleye, birlik ve beraberliğe ihtiyaç var. İnsanları korkmadan, çekinmeden, başıma iş gelir mi diye düşünmeden fikrini söyleyip, seçimini özgürce yapacağı bir ortama ihtiyaç var. Bunu eninde sonunda başaracağız. Kayseri’de, Türkiye’de iyi olacak. Ülke genelinde sadece tek adamın, yerelde ise sadece birkaç adamın ve ailenin dediği olmayacak” ifadelerini kullandı.
Kentte aylardır sanayicilerin ayrıştırıldığını, ötekileştirildiğini dile getiren Ataş, “Ne yazık ki sanayicilerimiz nefret söylemleri ile birbirlerinin yüzüne bakamaz hale getirilmiştir” dedi.
GENEL SİYASETTEKİ KİN VE AYRIŞTIRMA YERELDE DE SAHNELENİYOR
Genel siyasetteki kin, nefretin, ayrıştırmanın, ötekileştirmenin yerelde de sahnelendiğini ve toplumun tüm kesimlerinin bu yüzden büyük yaralar aldığını dile getiren Ataş, “Ne yazık ki bu sorunlu dilden, bakıştan Kayseri sanayisi, sanayicisi de nasibini almıştır. Aylardır Organize Sanayi Bölgesi’nde bazı organize yapıların, sen, ben, bizim oğlan anlayışıyla sahneledikleri organize işleri duyuyoruz, görüyoruz. Ticaret ve sanayi şehri olan Kayseri’nin bu özelliği bu yapılar nedeniyle geriye gitmekte, insanlar yatırımdan çok kavgaların içinde yer almaktadır. Böylece var olan enerji ise başka yerlere, boş yerlere harcanmakta ve Kayseri kaybetmektedir” diye konuştu.
GENEL KURUL SANAYİCİDEN ÇOK, SİYASETİN SEÇİMİNE, TERCİHİNE VE KARARINA SAHNE OLUNMUŞTUR
Kayseri’de aylardır sanayicilerin ihracata, yatırıma değil itilaflara, istihdama değil dedikodulara, üretime değil gerilemeye, yerinde saymaya hapsedildiğini belirten İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, “Bazıları için demokrasinin sadece kendisine yararsa önem ve mana taşıdığını gördük. Organize Sanayi Bölgesi’nde son yapılan Mali Genel Kurul’da yaşananlar ne yazık ki düşünülmesi gereken bir tabloyu beraberinde getirmiştir. Sanayiciden çok, başkanlarının seçimine, tercihine ve kararına sahne olunmuştur. Genel kurul ise sadece prosedürden öteye gidememiştir. Peki bu noktaya nasıl gelinmiştir? Kayseri’yi bu noktaya getirenler, aslında genel kurulda itiraflarda bulunmuştur. Yapılan konuşmaların içeriğine bakıldığında bu tabloya nasıl gelindiği açıktır. ‘Vesayet, kirli oyunlar, pazarlıklar, yeter artık’ söylemleri yaşananları açık ve net ortaya koymaktadır. Siyasetin bu işe karışmadığını söylemek de, insanın aklıyla alay etmektir. Genel kurulda birilerini ‘yeter artık’ diyecek kadar isyan ettirecek noktaya getiren gelişmeler bile siyasetin bu işin içinde geçmişten günümüze ne kadar olduğunun göstergesidir. Ne yazık ki genel kurulda sanayicinin iradesi değil, başkanlarının iradesi galip gelmiştir. Sanayiciden çok, başkaları konuşmuş, müdahale etmiştir. Sanayicinin iradesi, görüşü, düşüncesi havada kalmıştır. Gerilim çıkmasın, tartışma çıkmasın bahanesiyle organize işler, düşünceler sahneye konmuştur” diye konuştu.
SON NOKTAYI YARGI KOYMALI, AMA BİRİLERİ KENDİNİ YARGININ YERİNE DE KOYUYOR
Organize Sanayi Bölgesi’nde söz konusu iddialar ve dava süreci ile ilgili kararın yargıya ait olduğunu ve sürece yargının son noktayı koyacağını kaydede Ataş, “Birileri tavır ve hareketleri, söylemleri ile kendilerini yargının yerine koyma cesaretini bile gösterir olmuştur. Ne yazık ki adaletsizlik toplumun her noktasına sirayet etmiş durumda. Adalet her alanda yara almış durumdadır. Bu olaylarda bile kamunun değil, kişilerin menfi adaleti dillendirilmiştir.” dedi.
O ANLARI İZLEYİNCE UTANACAKLARDIR
OSB’de asla taraf olmadıklarına dikkat çeken Ataş, “Kim kazanır, kim kaybeder bu bizi ilgilendirmez. Ya da kim ibra olur, olmaz bu da ilgilendirmez. Buna karar verecek olan sanayicilerdir. Kimsenin karışmaması lazım. Biz buralara siyasetin karışmasına karşıyız. Biz siyasetin sivil toplum kuruluşlarına sokulmasına karşıyız. Ne yazık ki orada ortaya çıkan tablo beni çok üzdü. Şehri temsil eden kişilerin, siyasilerin içine düştükleri düşündürücü durum da beni çok üzdü. İzleyince o görüntüleri düştükleri durumdan bazıları da utanacaktır” diye konuştu.
ORGANİZE OLMUŞ HAMLELER, İNSANLARI SOĞUTUYOR, KÜSTÜRÜYOR VE BİRBİRLERİNİN YÜZÜNE BAKAMAZ HALE GETİRİYOR
Bu demokratikmiş gibi görünen ama demokratik olmayan, adilmiş gibi gözüken ama ikili oynayan, adaleti savunurmuş gibi görünen ama adaleti sadece kendine yontan bakış açısının ülkeye ve Kayseri’ye fayda sağlamayacağının apaçık ortada olduğunu ifade eden Ataş, “Artık birileri elini, nefesini bu ve benzeri genel kurulların, seçimlerin üzerinden çekmelidir. İnsanlar hür iradeleri ile kararlarını vermelidir. Çünkü bu yapının kimseye faydası yok, olamaz. Sanayici kararını verecek yapıdadır. Bu gibi müdahaleler, organize olmuş hamleler, insanları soğutuyor, küstürüyor ve birbirlerinin yüzüne bakamaz hale getiriyor. Kimseye faydası olmayan bu anlayışın belki birilerine faydası olabilir, ama birileri bu çekişmelerden, kavgalardan, ötekileştirmelerden menfaat sağlasa da Kayseri sanayisi, ülkemiz ekonomisi kaybediyor. Her geçen gün geriliyor. İnsanlar birlikte olmaktan, paylaşmaktan, mücadele etmekten, birbirlerine güvenmekten geri duruyor. Bu yapıda sorunların çözümü yerine, sorunları daha da arttırıyor” dedi.
YAŞANANLARIN SORUMLUSU, KAYSERİ İÇİN BİR ARAYA GELELİM ÇAĞRIMIZA KULAK ASMAYAN YAPIDIR
Kayseri’de ortak aklın yok edildiğini vurgulayan Ataş, daha önce yaptığı çağrıyı hatırlattı. Ataş, “Kayserimiz için gelin birlikte hareket edelim diye çağrı yaptık. Bu çağrımızın ardından Ankara’da bir araya geldik. Amacımız siyasi düşünceleri, tartışmaları bir kenara bırakıp, Kayserimiz için bir araya gelmek ve mücadele etmekti. Kayseri’nin hak ettiğini alması içindi. Ankara’da yapılan toplantı sonrası Kayseri Organize Sanayi Bölgesi’nin ev sahipliğinde bir toplantı daha yapılacak ve bu toplantıda görev dağılımı ile herkes alanında Kayseri için, hizmet bekleyen vatandaşlarımız için mücadele edecekti. Ancak bir daha toplanılamadı. Kayseri için hep birlikte mücadele verelim, çağrımıza kulak asılmadı. İşte bu toplantıların yapılmasını, Kayseri için siyasi tartışmaların bir kenara bırakılıp, birlik içinde mücadele edilmesini istemeyenler, bugün Kayseri Organize Sanayi Bölgesi’nde yaşananlara neden olanlardır” şeklinde konuştu.
“YETER ARTIK” DENİLMESİ GEREKİYORSA BU YAPIYA YETER ARTIK DENİLMELİ!
“Sadece bizim dediğimiz doğru, sadece biz biliriz” anlayışının kimseye faydasının olmayacağını belirten İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, bu yanlıştan artık dönülmesi gerektiğini söyledi. Ataş, “Kayseri’nin kazanmasını istiyorsak, artık sadece birilerinin ya da birkaç ailenin dediğinin olmaması gerekiyor. Bu şehir yıllardır kaybediyor. İnsanlar kaybediyor. ‘Yeter artık’ denilmesi gerekiyorsa bu duruma ‘yeter’ denilmesi gerekir. Bu yapıda kim kazanıyor, kimler kazanıyor? Hepsi ortada. Yıllardır yaşananlar da ortada. Bu şehirde gerçekten ortak akla, ortak mücadeleye, birlik ve beraberliğe ihtiyaç var. İnsanları korkmadan, çekinmeden, başıma iş gelir mi diye düşünmeden fikrini söyleyip, seçimini özgürce yapacağı bir ortama ihtiyaç var. Bunu eninde sonunda başaracağız. Kayseri’de, Türkiye’de iyi olacak. Ülke genelinde sadece tek adamın, yerelde ise birkaç adamın ve ailenin dediği olmayacak. Bu şehirde artık gerçekten ortak akılla yönetilecek. Ben yaptım oldu, anlayışı sona erecek” şeklinde konuştu.
|