BAŞKAN MEHMET YALÇIN: ‘BU DÖNEM TÜRKİYE İÇİN FIRSAT DÖNEMİ’
KAYMOS Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Yalçın hammadde fiyatlarının yükseldiğini söyleyerek, “Bir taraftan kurlarda artış bir yandan faiz indirimleri yapılıyor aslında bir milli mücadele söz konusu. Kurtuluş savaşında verilen mücadele ne ise bugünkü mücadele de aynısıdır. Faizin yüksek olmaması gerek, faizin düşük olması hem ülke açısından hem de sektör açısından doğru olandır. Faizin yüksek olduğu ülkelerde ticaretin düşük olduğu görülüyor. Dünya genelinde covidden dolayı tüm dünyada ayrı bir sıkıntı var, ülkemiz de bu süreçten geçiyor, Avrupa’da da enflasyon rakamları çok yüksek, Almanya, Hollanda gibi ülkelerde yansıtılan enflasyon oranı ile yaşanan enflasyon arasında en az 2-3 kat fark var. Hammadde konusunda kurlarda ciddi bir artış olmasıyla piyasadaki yaşanan enflasyon açıklanan enflasyon oranından daha yüksek hissediliyor.” şeklinde konuştu.
Başkan Mehmet Yalçın ana hammaddelerin dolar euro kurlarıyla alındığı için fiyatlar bu oranda artış gösterdiğini kaydederek, “Milli Mücadeleyiz söylediğimiz gibi, Çanakkale’de verilen savaş neyse bugün de bu mücadeleyi veriyoruz. Ülkemiz adına ekonomik bir savaş içerisindeyiz. Sürecin içerisinde yabancı güçler bize savunma sanayinden veya askeri güçten vuramayınca ekonomik güçten vurmaya çalışıyor. Şunu da net bilmek lazım ki bu sadece Türkiye için yaşanan bir süreç değil.” dedi.
Yalçın, Asgari ücrette sürekli zam konusunun gündemde tutulduğunu belirterek “Asgari ücrete zamdan ziyade hammadde ve temel yaşam malzemelerindeki zamların düşürülmesi lazım. Ocak ayında asgari ücretin açıklanmasıyla birlikte temel tüketim ve gıda maddelerine de beraberinde zam gelecek. Bu durum, kaşıkla verip kepçeyle almak olayına dönüşecek.” şeklinde ifade etti.
Üretimde Türkiye’ye Yönelim Başlayacak
Birçok alanda dünya genelinde ihracatın arttığını söyleyen Başkan Mehmet Yalçın, “ En çok artış gösteren yan sanayide de ihracat üst düzeyde arttı. Çin etkeni çok büyük burada. Hem lojistik hem enerji krizinden dolayı dünyadaki ürün sattığı ülkelere cevap veremiyor. Avrupa ülkelerinde gördüğüme göre artık Çin kesinlikle bu işin başlangıcı, covidi olarak görülüyor. Bu yaşanan süreç dünya genelinde bir ülkeye bağlanmamamız gerek, hammadde noktasında tedarik sürecimizde bizim kesinlikle alternatif ve ülkelerden almamız lazım gibi bir düşünce mevcut. Üretimde de diğer yandan kıyısal yapı ve kalitede güvenilir ülkelerden,limanlardan biri olan Türkiye’ye yönelim başlayacak.” dedi.
Bu dönemde yaşanan sektörle alakalı Çin’den ciddi bir kumaş ithalatı olduğunu söyleyen Mehmet Yalçın, bugün ve önümüzdeki süreç içerisinde kumaşta ciddi bir sıkıntı yaşanmaya başlandığını vurgulayarak, “Yerli milli kumaş tedarikçileri ve üreticileri ön plana çıkmaya başladı. Aslında bu kendi üretimimizi yapmak için iyi bir adım. Türkiye ciddi bir kumaş üreticisiydi fakat Çin’deki fiyat politikasıyla Türkiye’deki fiyat politikası arasında ciddi bir yüzde yüz farklılık var. Çin bizim fiyatlarımızın yüzde 50-60 altında. Dünyaya hitap edebilmek için kaliteyi en hızlı şekilde en uyguna alan satan firmalar ülkeler dünyada ihracatta bir numara olabiliyor. Bunun için dünyanın en fazla ihracat yapan ülkesi. Bu süreci de marka olduğu için değil kaliteyi en hızlı şekilde, en uyguna verdiği için ilerletebiliyor. Biz bu süreci güzel yönetirsek kumaş sanayinde, yan sanayinde ve bitmiş ürün koltuk sanayinde çok ileri gidebiliriz. Ancak Bakanlıkla görüştüğümüzde de, vurguladığımız bir nokta var. Bu dönem Türkiye için fırsat dönemi biz nitelikli ve nicelikli ürün satıyoruz hammaddeyi yurtdışına satmak belli bir noktada ülke olarak menfaatimize ama biz katma değerli ürün satıyoruz. Biz birçok sektörün lokomotifiyiz, lokomotif olduğumuz sektörde birçok sektörü canlandırıyor. Hammadde satıldığı zaman ürün alan ülkeler dünyada ya bulamadığı için ya da fiyatı uygun olduğundan dolayı alıyorlar. Bu dönem içerisinde ülkeler ürün bulamadığından, hem Çin’e hem de dünyanın birçok ülkesine hammadde satıyoruz. Ancak hammaddenin ilerleyen zamanda düşüşünü gözlemlersek başka ülkeye kayma durumu çok yüksek ihtimal. Bizim yaptığımız ürünler nitelikli ve nicelikli olduğu için bunu dünyanın başka bir ülkesinden alma şansı yok. “ diye konuştu.
“En Büyük Sıkıntımız Lojistik”
“Biz sürdürülebilir sürekli ileriye doğru büyüyebilir bir milli üretim ve sektörüz. Bunun içinde bugün itibariyle en büyük sıkıntımız hammaddenin yanında lojistik.” şeklinde konuşan Başkan Yalçın şunları söyledi, “Ülke büyüyor, şu anda lojistik alanında ciddi bir sıkıntı var tekerlekli taşıma araçları tırlarda, karasal araçlarda ve konteynırlarda ciddi bir sıkıntı var. Gelecekte bu işi çözmenin yegâne yolu milli ve yerli denizcilik işletmesi. Kendi işimizi kendimiz yapmadığımız sürece bu işin bir çözümü yok. Biz bugünleri büyüyerek atlatırsak sürdürülebilir ekonomi olacaktır. Çünkü biz hazır olarak, üretici olarak büyüdüğümüz zaman gelecek sene hammadde ihtiyacı bu oranda büyüyecek.”
Bunun yanı sıra hammadde üreticileri için, “Hammaddeyi dışarıya daha yüksek fiyatlı satıyor olabilirler fakat Türkiye’ye karşı bu milli mücadele döneminde destek olup, üretimi burada yapıp, uygun fiyatla satışla az kazanç elde ederek ülkemizi kalkındırabiliriz.” ifadelerini kullandı.
‘Ara Eleman Aranan Eleman Konumunda’
Şu dönemde Türkiye’nin ekonomik sıkıntıların sıkça konuşulduğunu belirten Mehmet Yalçın, “Burada en büyük sıkıntı işçi yok, hammadde bulmakta zorlanıldığı gibi işçi bulma konusunda da sanayiciler personel arıyor. Buradaki sıkıntı eğitim sistemimizin eksikliğinden kaynaklanıyor. En çok işsizlik oranı üniversite mezunu olarak görülüyor, ülkede iş beğenmezlik var. Ara eleman aranan eleman konumunda şu an. Sektör büyüyecek fakat nitelikli veya yetiştirilmek üzere personel bulmakta çok zorlanılıyor. Herkes makineleşiyor bu süreçte. Üniversitelerin en az 1.5 yıl pratik olarak da eğitim vermesi gerekiyor. Ciddi bir personel yetiştirilirse sektörün büyümesi hızla gerçekleşecektir.” şeklinde konuştu.
Başkan Mehmet Yalçın konuşmasını şöyle tamamladı: “Ocak ayında İstanbul’da Türkiye’nin en büyük mobilya fuarı açılacak . 120 m2 alanda 1000’e yakın firmayla katılım sağlanacak. Dünyanın birçok yerinden de fuarımızı görmek için gelecek ciddi alıcıların olacağı öngörülüyor. Şu anda herkes bu fuara hazırlanıyor. Sektör ve ülke adına önemli bir fuar geçireceğimizi ümit ediyoruz.”